Yeşil doğanın, tazeliğin, umudun müjdecisi bir renk bana göre. Baharı, yenilenmeyi, mucizelere ve yeniden başlamaya inancı hatırlatıyor çokça.
Yemyeşil
bir tabiatın ortasında insanın kendisini kötü hissetmesi mümkün değil.
Ama
bazı yeşil renkli yollar hiç de o kadar masum değil. Ucunda haksızlığın,
acının, gözyaşının izleri var.
‘Yeşil Yol - The Green Mile’ romanını
okuyanlar ya da aynı isimle uyarlanan filmi izleyenler hatırlayacak sanırım.
Müthiş bir dram anlatılıyor bu yeşil
yolda.
Aynı zamanda insanlığa dair güzel
mesajlar veriyor.
Fazlaca düşündürüyor.
Bu nedenle o yola ayak bastığınızda bir
yandan duygulanırken; diğer yandan acımasızlığı ve kötülüğü ruhunuzun derinliklerinde
hissetmemeniz mümkün değil.
Filmin ana konusu, idama mahkum edilen
siyahi bir adamın; iki küçük kız çocuğunu öldürmesiyle biçimlendiği halde;
gerçekten suçlu olup olmadığını sorgulatıyor bizlere.
Bu koca adamın diğer mahkumlara ve gardiyanlara olan tavrı, yumuşak kalbiyle dokunuşları ve biraz da sahip olduğu doğaüstü güçleri ile nevi şahsına münhasır olduğunu anlıyor insan. Görünümü ürkütücü olsa da çocuk ruhuyla üstelik saf sevgiyle bakıyor etrafına. İç dünyası ise karmakarışık.
Yaşadığı zorlu mücadele ve acı sonrası;
yürüdüğü yolun gerçekten yeşil mi, yoksa grili siyahlı tozlarla kirlenmiş mi
olduğunu; gerçek yaşam öyküsünü okuyunca yazımın sonunda siz karar verin
istiyorum.
Pek çok dalda ödül alan 1999 yapımı film
artık klasikler arasında. Ne kadar çok izlerseniz izleyin hep aynı hüznü
verdiği de bir gerçek.
Korku, gerilim, suç, bilim kurgu türlerinde eserler üreten Amerikalı yazar ve senarist Stephen Edwin King; filme konu olan romanında 1943 yılında Amerika’da yaşanan gerçek bir olaydan etkilenir.
O
yıllar ırkçılık, kara derililere karşı girişilen düşmanca davranışlar maalesef
çok yaygın olarak görülür. Ayırımcılık sadece sokaklarda, mahallelerde
yapılmaz. Kanunlar dahi adeta siyahilerin aleyhine kullanılır.
İşte
öykünün kahramanı da o talihsiz yıllarda yaşamış siyahi bir kader mahkumu.
Acı
dolu olaylar silsilesi başına geldiğinde ise henüz 14 yaşında bir çocuk sadece.
(devamı 2/2’de)
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
23.01.2022
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder