17 Eylül 2013 Salı

OKUMANIN KEYFİ BİR BAŞKA ( 2/2 )

Zaman denen o mücevhere yeterince değer vermediğimiz, yeri geldiğinde tabirimi maruz görün ne olur; çarçur ettiğimiz ortada. Bazen öyle gereksiz şeylere öyle çok zaman harcıyoruz ki… Ama iş okumaya gelince bir anda kendimizi kasıyor ve zamanımız olmadığı sözünün arkasına sığınıyoruz. Öyle değil mi? İşte bunları da aşmak adına eğer hızlı okuma tekniğini öğrenirsek ve alışkanlık haline getirebilirsek; en azından elimizdeki kısa zamanlarda dahi daha çok bilgiye erişmemiz, daha çok okumamız mümkün.

Bu amaçla yapılan çalışmalar ışığında önce Amerika ve İngiltere’de; çok uzun yıllar sonra da ülkemizde hızlı okuma kursları açıldı. Bu kurslara devam ederek okuma alışkanlıklarını geliştiren pek çok kişi oldu.   Ben şahsen katılmadım ama bulabildiğim bazı  metodlarını uygulamaya çalıştığımı ve yıllar içinde de uyum sağladığımı söyleyebilirim. 

Normalde çoğumuzun dakikada okuduğu kelime sayısı 150-200 arasındaymış. Eğer bu sayıyı 200-300 kelimeye kadar çıkarabilirsek hızlı okuyor sayılıyoruz. Uzmanlar böyle açıklıyor. Söz konusu tekniği hakkıyla yapanlarınsa bu sayıyı 500-600 ve hatta 1000 kelimenin üzerine çıkardıkları yine belirtilenler arasında. Düşünsenize bir dakikada tam 1000 kelime. İnanılmaz bir rakam ama bizlerde yavaş yavaş öğrenebiliriz, ne dersiniz? Hem her zaman dediğim gibi zoru başarmak ne kadar da güzeldir insanın kendisini iyi hissetmesi adına.

Pekiyi madem bu kadar hızlı okunabiliyor da bizler neden yavaş okuyoruz. Ve hatta yavaş okuduğumuz halde yeri gelip okuduklarımızdan hiçbir şey anlamıyoruz dersiniz? Hepsi  kötü alışkanlıklarımız yüzündenmiş. Bunlar neler mi? İşte örnekler. Gözlerimizin antremansız olması, anlayamama endişesiyle tekrarlar yapmamız, kelimeleri tek tek okumamız, gereksiz yere ayrıntılara dalmamız ve en önemlisi konsantre olmayışımız, bundan da kötüsü yavaş okursak daha iyi anlayacağımıza olan inancımız.

Ama hemen şimdi başladığımızı düşünürsek 10-15 gün gibi kısa sürede okuma sayımızı 150-200 kelime kadar artırmamız mümkünmüş. Bu harika değil mi?

Uzmanlar son yıllarda hızlı okuma tekniklerinin çeşitlerinden bahsediyorlar;

*Aktif Okuma Tekniği
*Esnek Okuma Tekniği
*Seçmeli Okuma Tekniği
*Göz Gezdirme Tekniği
*Tarama Tekniği
*Aranılan Bilgiyi Bulma Tekniği
*Kaymağını Alma Tekniği

Hangi tekniği kullanırsak kullanalım hepsi için emek ve özveriyle çalışmak esas elbette. Önemli olan kendimize ve o anda işimize yarar olanı seçip uygulamak. Ama genel hatlarıyla yapılacakları yine uzmanların açıklamalarıyla paylaşmak yerinde olur bence.

Etkili ve hızlı okuma yapabilmek için ;

*Kendi okumamız ile ilgili farkındalığımızı artırmak, sessiz okumaya alışmak.
*Okuma hızını ve kavramayı etkileyen kötü alışkanlıkları gidermek.
*Göz devinimlerimizi geliştirerek görsel algı kapasitemizi artırmak yani gözümüzü bir seferde 2-4 kelime okuyacak şekilde alıştırmak.
*Hem hızlı hem de daha etkili okumak için stratejilerimizi belirlemek.
*Sözcük dağarcığımızı, genel kültür düzeyimizi artırmak.
*Ayrıntıları ve boş sözleri atlayarak okumak; tekrarları bırakmak.

Ancak tüm bunları başarıyla uygulamak için;

İstekli ve ısrarcı olmak, bu işi ciddi ele almak, bol bol alıştırma yapmak yani kısacası başladığımız yolu güzel adımlarla geçebilmek için sabırla çalışmak gerekiyor. Uzmanlar böyle açıklıyorlar.

Ünlü Yunanlı filozof Epiktetos ‘’Yaşamındaki sınırlar yalnızca senin belirlediklerindir’’ der, o halde sınırlarımızı genişletmek için daha ne bekliyoruz? Karar verip uygulamaya koymak için en güzel zamanda değil miyiz?

Ben denemeye değer buluyorum ve inanıyorum ki sizler de benim gibi düşünüyorsunuz. Okumanın, öğrenmenin, çalışmanın yaşı zamanı olmaz. Ve başlamak için en uygun zamanı beklemek hiç olmaz. En iyi zaman şimdiki zamandır. Daha ne duruyorsunuz öyleyse… Alın elinize bir kitap ve okumanın keyfine varın. Bu keyfi yaşarken ise pratik yapıp her geçen gün biraz daha hızlı okumanın yollarını bulun.

‘’Nasıl okuyacağını bilen herkes kendini büyütme, içinde bulunduğu koşulları iyileştirme, hayatını doldurma, belirginleştirme ve ilginç hale getirme gücünü elinde tutar.’’ der ünlü İngiliz yazar Aldous Leonard Huxley. Ne kadar da özeti gibi oldu tüm yazımın öyle değil mi?

Kitapların o gizemli ve rengarenk dünyasında; okumanın hepimizi bulutların üzerine çıkaran naif keyfinde kalacağımız özel anlarımız bolca olsun diyorum ben son söz olarak. Ve her yeni bilgiyle ışıltımızın bir kat daha artmasını, gönül hanemizdeki zenginliğin paha biçilemeyecek ölçüde değer kazanmasını diliyorum.

Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ

19.08.2013

Kaynaklar: http://hizli-okuma.cokbilgi.com, Rehber Öğretmen Murat Bayhan
     


2 yorum:

  1. Merhaba,
    "Okuma" ile ilgili yazılabilecek en güzel makalelerden birini yazdınız.
    Okumayı çeşitli açılardan ele almanız, düşünürlerin vecizelerine yer vermeniz yararlı olmuştur. Bu arada fizik ve biyolojiden yararlanmanız da yerinde olmuştur.
    Okumaya pek önem verilmeyen günümüzde, sizin gibi gençlerin okuma keyfinden söz etmesi, üstelik bu konuda aydınlatıcı makale yazması, gelecek adına beni umutlandırdı.
    Tebrik eder başarılarınızın devamını dilerim.

    YanıtlaSil
  2. Bence bu eğitimin içeriğine de bir bakın. Çok farklı.
    http://www.yuksekyapilizekalar.com/muhakemat-ve-hizli-okuma-egitimleri.aspx

    YanıtlaSil

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...