Şems ile Mevlana’nın dergahta söyleşirlerken yaptığı özel sohbetlerden bir tanesi var ki; hemen hepimizin bu konuşmaya aşina olduğumuzu biliyorum.
Anlattıklarının,
bildiklerinin yanında okyanusta bir damla; bildiklerinin de bilmediklerinin
yanında okyanusta bir damla olduğunu söyleyen Şems’e Mevlana’nın yanıtı öyle güzeldir ki. İster istemez
Şems’i gülümsetir.
‘’Kendini
okyanusta bir damla sanma. Bir damlanın içinde kocaman bir okyanussun.’’
İşte
bu nedenle o tek damlaya engin okyanus suları karıştığında ortaya çıkacak olan
kuvvetli pozitif enerjiler ve iyilikler; el birliği ile tüm negatifliği siler,
yok eder.
İçinde
iyiliği barındıran her kalp, değdiği diğer kalplerin ibresini de kendi yönüne
çevirecek kadar güçlü bana göre. Ben buna inanıyorum. Bu yüzden de kendimizi
korumamız, kalbimizdeki iyiliği sevgiyle büyütmeye önem vermemiz gerektiğini
düşünüyorum.
Yunus
Emre ne güzel yazmış bir şiirinde;
“
Ya o sonsuz denizi / Damlada gizli duran ”
Damladaki
sonsuz denizi, masmavi engin okyanusu görebilmek asıl olan.
Hiçlikte
kaybolacağım diye korkmadan el uzatabilmekte marifet.
Aslında
bu bizim ruhumuzu beslememiz için de çok önemli.
Tıpkı
yazılarını severek takip ettiğim Psikiyatri Uzmanı Dr. Gülseren Budayıcıoğlu’nun
dediği gibi;
‘’İnsanın
kendini anlatabilmesi, anlaşıldığını hissetmesi, onaylanması ve sonra da
başkalarını anlamaya, onların yalnızlıklarını paylaşmaya çalışması, öncelikli
ihtiyaçları arasındadır ve her birimiz için ekmek, su kadar önemlidir.’’
İşte
HAYATIN ÇILGINLIĞI karşısında dik durmamızın çıkış noktası.
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
13.08.2018
Kaynaklar:
http://www.salom.com.tr; YE DUA ET SEV-
Elizabet Gilbert.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder