Şimdi sırada Atamızın ölümünün ardından milletinin yaşadığı derin hüznü anlatan bir anektod var.
Tarih
10 Kasım 1938 yılını ve saatler 09.05 gösterdiğinde Türk milleti için zaman
adeta durur.
Dünyanın
tartışmasız en özel lideri; çok sevdiği vatanından ve milletinden bir nefeste ayrılır.
Atasının ölüm haberini alan milleti ise günlerce gözyaşı döker, yas tutar.
Alınan
karar gereği 19 Kasım 1938 günü naaşı gözlerini yumduğu Dolmabahçe sarayından
alınır.
Top arabasına
konur ve Ankara'ya doğru yola çıkar.
İstanbul
sokakları Atasına veda etmek isteyen binlerce vatan evladı ile dolar.
Her
yerde derin bir ızdırabın sessizliği hüküm sürmektedir.
İşte
tam bu yolculuk sırasında Karaköy sokaklarındayken ‘’çıt, çıt, çıt,…’’ diye bir
ses duyulmaya başlar.
Sesi
duyan ve başını yukarıya kaldıranlar gökyüzünden süzülen rengarenk düğmelerle
karşılaşır.
Atların çektiği top arabasında Mustafa Kemal Atatürk'ün bayrağa sarılı naaşının üzeri renkli düğmelerle adeta süslenir.
Cadde
üzerinde yaşayan ve çalışan Yahudi vatandaşları dükkânlarından, bürolarının pencerelerinden o
anda giymiş oldukları gömleklerinin, ceketlerinin düğmelerini kopararak
atarlar. Kendi matem geleneklerine göre liderlerini böyle yolcu etmek isterler.
Çünkü
onların geleneğine göre ölen birinin ardından koparılarak atılan düğme; ‘’
"Ben senden sonra
eksiğim..." anlamına gelir.
Bu
anlatılanlar belki bir efsane belki bir inanış; ama sonu bana göre çok anlamlı.
Gerçekten
de hepimiz milletçe o güzel insandan sonra eksik kalmadık mı?
Ruhu
şad olsun güzel Atamızın.
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
08.10.2022
Kaynaklar:
https://www.absurdizi.com; https://tr.wikipedia.org; https://onedio.com.
Muhteşem...saygı ve sevgi budur
YanıtlaSilBence de... çok teşekkür ederim.
Sil