3 Mart 2016 Perşembe

BEYNİMİZİN SAĞ YARIM KÜRESİne ALKIŞ (3/3)

Önce izninizle Jill Bolte Taylor’un başından geçenlere kulak verelim. Biliyorum ki tıpkı benim gibi sizler de; onun yaşam karşısındaki o dik duruşuna hayran kalacaksınız. Üstelik sorumuzun cevabı bu anlarda saklı.

Şimdi gelin o meşum güne gidelim. Henüz 37 yaşındayken; beyninin sağ yarısını kaybettiği o sabah saatlerine.

Sol gözünde şiddetli bir ağrı ile uyanır. Olacaklardan habersizdir. Geçer umuduyla yataktan kalkar. Egzersiz aletine çıkar. Kendisinde bir tuhaflık olduğunu hisseder. Ama gelin görün ki onca mesleki bilgisine rağmen önemsemez.

Başının ağrısı giderek artınca spordan vazgeçer. Oturma odasına doğru ilerlemek ister. Ama o da nesi? Hareketlerine söz geçiremez. Giderek yavaşlar. Birden dengesini kaybeder. Duvara yaslanıp kendisine neler olduğunu sorgulamaya başlar. Çünkü kısa aralıklarla farklı anlar yaşamaya başlamıştır.

Bir an gelir; kendisini çevreleyen muhteşem bir sessizliğe gömülür. Kendisini hiç olmadığı kadar hafif hisseder. Adeta tarifi zor bir mutluluk enerjisi içindedir. Ancak bir süre sonra, sol küresinden sesler gelir. Bu sesler ona bir sorun yaşadığını hatırlatıp durur. Bir süre bu gel-git’ ler arasında bocalar.

Sol küresinin uyarıları üzerine düşünürken; birden sağ kolunu hiç kullanamadığını fark eder. İşte o zaman felç geçirdiğini anlar. Kendi deyimiyle; bir kadın bedeninde artık minicik bir bebek gibidir.

İşte o zor anlarında telefon ederek yardım çağırması gerektiğini düşünür. Ama nasıl? Yalnızdır çünkü. Kendisini sürükleyerek çalışma odasına gider. Kartvizitini aramaya başlar. Ama görüntü hafızası olmadığı için bulamaz.

Beyninin arada berraklaştığı anları beklemelidir. O net anları yakaladığında; elindeki kartlara tek tek bakar. Tüm kartları taraması 45 dakikasını almıştır. Bu arada beynindeki kanama artarak devam eder.

Sayıların anlamları yoktur artık onun için. Telefon numarası olarak gördükleri, sadece kargacık burgacık şekillerden ibarettir o kadar. Yine de pes etmez. Ahizeyi eline alır ve rakamları eşleştirmeye çalışır. Ancak numarayı çevirip çevirmediğini de hatırlayamadığını görür. O yüzden felçli kolunu rakamların üzerine tek tek taşıyarak adeta emekler.

Sonuçta başarır. Telefonu işten bir arkadaşı açar. Ancak şimdi işi daha da zordur. 
Çünkü o anda konuşamadığını, sadece garip sesler çıkardığını, üstelik konuşanları da anlayamadığını fark eder. Çünkü ahizeden duyduğu seslerle, kendisinin çıkardığı sesler bir köpek sesini andırır. Yine de pes etmez. Ta ki  telefondaki arkadaşı durumunda bir gariplik olduğunu anlayana değin.

Kısa bir süre sonra evine gönderilen ambulansla hastaneye kaldırılır. Yolda kalan son enerjisini de tükenir ve bayılır.

İkinci bir yaşam şansı olacak kadar şanslı mıdır dersiniz?

Evet. Beynindeki kanamadan iki buçuk hafta sonra geçirdiği büyük bir ameliyat ile konuşma yetisini yeniden kazanır. Tamamen iyileşmesi ise 8 yılını alır.

Bu ağır hastalık ve koma zamanlarında fark ettikleri ise ona tamamen farklı bir hayat görüşü kazandırır. İnsanların istedikleri zaman sol yarı küreden gelen sesleri susturup; sağ yarı küreye geçerek huzuru yakalayabilecekleri bizzat deneyimlemiştir çünkü. Hatta o hasta halindeki sessizliğine Nirvana anları der. Tüm bu yaşadıkları ona bir ders gibidir. Küçük bir farkındalıkla ve gayretle hayatımızın nasıl muhteşem hale dönüştürebileceğini bizzat kanıtlar.

Sonuç mu? Elimizdeki armağana sıkıca sarılalım. Ve nasıl bir insan olmak istediğimizi, nasıl yaşayacağımızı seçelim. Seçimlerimizin arkasında duralım. İçimizdeki güce, özümüze güvenelim.

Elimizden geldiğince sol yarımızın hezeyanlarını susturalım. Sağ yarımızın huzur seslerine ise kucak açalım. Hatta şımartalım.

BİRlikten BİZ olmaya doğru kanatlanırken; içimizdeki sevgi ve huzuru etrafımızdakilere de yayalım.

Tıpkı Jill Bolte Taylor gibi. Kendisi iyileştikten sonra yazdığı kitaplarla, dünya genelinde verdiği seminerlerle bunu başardı. Aldığı pek çok ödül bunun en anlamlı kanıtları olsa gerek. Gayretlerine ve emeklerine sonsuz saygımla.

Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ

14.01.2016




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...