
Evet
çok yazıldı.
Çok
konuşuldu.
Ancak
uygulayanlarımız çoğaldı mı?
Çoğalmış
olsaydı bugün bu kadar sevgisiz olmazdı dünya.
Kimse
üzerine alınmasın. Sözüm tüm dünyaya. Şimdi bir de benden dinler misiniz bu
önemli hayat dokunuşlarını? İnanın pişman olmayacaksınız. Okumanız bittiğinde
yüzünüze yerleşecek kocaman bir tebessüm benden size garanti.
Çünkü
RUHU KUCAKLAYAN, MUTLULUĞU ve SEVGİYİ bilmenin yolunu kolaylaştıracak
paylaştıklarım. Kulaklarımıza YAŞAM SANATInı fısıldayacak.
Don
Miguel Ruiz imzalı, okuduğum her kitap bana bir şeyler kattı. Dört Anlaşma,
Beşinci Anlaşma, Bilginin Sesi, Ustaca Sevmek beni en çok etkileyenler.
Hepsinden
bilgi dağarcığımda kalanlarla yolumdayım.
Deneyerek.
Uygulayarak,
özümsemeye çalışarak.
Yeri
gelip tökezleyerek.
İçimdeki
merak ve öğrenme hevesiyle; Toltekler hakkında bilgi edindim. Araştırdıkça,
onların bakış açısının ve hayat felsefesinin; günümüz için çok daha gerekli
olduğunu anlıyorum.
Toltekler,
çok eski yıllarda Meksika’da yaşamış Kolombiya yerlileri. Meksika yerli dilinde
Toltek demek; ‘inşaatçı üstatlar’ anlamına geliyor.
Meksika’da
hepimizin çok daha aşina olduğu Azteklerden önce var olan üç kültürden (Mayalar
ve Olmekler) bir tanesi. Geçmişin en büyük medeniyetine sahip oldukları kabul
ediliyor. Ve şimdi sıkı durun; Toltekler kadınlara erkeklerden çok daha fazla
önem veriyor. Farklı ve üstün yeteneklere sahip olduklarını düşünüyor. Şu anda
içinde bulunduğumuz dünyayla ne kadar tezat değil mi?
Kendilerini
enerjinin bir parçası kabul ediyorlar. Güneşin çocukları olduklarına ve doğalarının
parlamak olduğuna inanıyorlar. İşte
Don M. Ruiz’de onların soyundan geliyor.
Mimarlık,
bilgelik, adalet ve hoşgörü konusunda ileri düzeyde olan bu eski topluluk;
hemen her dönemde Meksika kültürünü etkilemiş. Şanslıyız ki bizlere kadar
ulaşmış; kırıntıları da olsa çok değerli.
Toltek
bilgilerinde bilim ve spritüel yaşam bir bütün. En önemli özelliği ise
PRAGMATİST yani uygulanabilir ve pratik sonuçlara ulaşılabilir olması.
Kişisel
sınırlarımızı korumak uğruna her şeyle çatışma halindeyiz.
İnsanlarla.
Dünyayla.
Doğayla.
Var
olan enerjimiz bu yolda harcanıp gidiyor maalesef. Geriye kocaman bir HİÇ
kalıyor.
Eğer
evreni dinlemeyi bilirsek; suyun, havanın, toprağın ve rüzgarın, ağacın, taşın,
minicik bir salyangozun, diğer tüm canlıların öğreteceği çok şey olduğunu
anlayabiliriz.

Ama
bundan çok daha önemli bir gücümüz daha var. Ne yazık ki bu gücün hiç mi hiç farkında
değiliz.
Yaşadığımız,
hissettiğimiz ancak hakkında konuşamadığımız nüanslar bunlar. Doğduğumuz
anda ışıldayan ama zamanla körelttiğimiz ışıltılarımız.
Katmanlar
arasında kalıyor yıllar içinde; katmanları artırdıkça da sönükleşiyor.
Biliyorum; biraz kafa karıştırıcı gibi görünüyor. Tek çaremiz o katmanları
kaldırmak. Bu ise ancak kalben niyet etmek ve istemekle olacak. Farkındalığımız
artıkça özümüzün ışıltısı parlayacak. (devamı mini öykü ile 2/3’ de)
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
03.06.2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder