Genel olarak yerleşim yerleri içinde insan taşımacılığında kullanılan, kara yolunda tekerlekleri raylar üzerinde hareket eden toplu ulaşım araçları var.
Tramvaylar.
Trenlerin
aksine rayları sokaklara döşenebildiği için de hayli kullanışlı.
Dünyada
ilk defa kullanılan tramvaylar atla çekilmiş ve 1807 yılında İngiltere'de toplu
taşımada kullanılmış.
İstanbul'un
ilk atlı tramvay ile tanışması 1871 yılında olmuş.
İlk
elektrikli tramvay ise 1914 yılında kullanılmaya başlanmış.
Bu
kısa tramvay hatırlatmasını neden mi yaptım?
Çünkü
bugün yazacağım konuda tramvay var; ama bu çok özel bir tramvay.
Gelin
şimdi eski yıllara gidelim.
Atamızın
hastalandığı o zor günlere.
Dolmabahçe Sarayı’nda hüzün kol gezerken; sarayın dışında insanın içini ürperten bir kış soğuyu hissedilir.
İşlerine
yetişmeye çalışanlar zamanla yarışırken; kimi yürüyerek kimi toplu taşıma
araçları ile koşturma telaşında.
İşte
tam bu sıralarda her gün Karaköy’den Beşiktaş’a giden bir tramvay raylarda
hızla ilerler.
Tam
Dolmabahçe Sarayı’nın önünden geçerken vatmanın telaşlı freni ile durdurulur.
Yolcular
sessiz sakin beklerken; vatman telaşla tramvaydan iner. Bir solukta Dolmabahçe
Sarayının kapısına varır.
Halkı
bilgilendirmek amaçlı asılan Atamızın sağlık haberlerini dikkatle okur.
Ardından
tramvaya döner ve yoluna devam eder.
Bu
arada edindiği bilgi notunu oradaki yolcularla da paylaşır.
Günler
böyle hüzünle akıp geçerken; Türk ulusu kaçınılmaz sona doğru adım adım
ilerlediğinin farkında olsa da umudunu hiç kaybetmez.
Ta
ki 10 Kasım gelinceye değin.
O
günün sabahı, yine yolunda olan tramvay tam Dolmabahçe önünde durur.
Vatman
koşarak Atamızın sağlık bilgilerinin asıldığı nota bakar, son kez baktığını
bilmeden. Atanın geceyi rahatsız geçirdiğini, durumunun son derece ciddi
olduğunu okuduğunda boğazına bir şeyler düğümlenir.
Acı dolu yüz ifadesi ile başını öne eğer ve tramvaya geri döner.
Merakla
dönmesini bekleyen yolculara, nottaki hüzün dolu satırları aktarırken sesinin
titremesine mani olamaz, gözyaşlarına da.
Haberi
duyan yolcular üzüntü içinde Ataları için dua ederken tramvay Dolmabahçe Sarayı’nın
önünden ayrılır.
Ve
ondan sonraki günlerde bir daha o noktada hiç durmaz.
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
15.03.2024
Kaynaklar:
https://kultur.istanbul.
Merhabalar.
YanıtlaSilTramvay yazınızı okudum. Çok ilginç bir şekilde kurguladığınız ve sonunu 10 Kasım 1938'e bağladığınız bu ilginç yazınız için kaleminize, emeğinize ve gönlünüze sağlıklar dilerim.
Yüce Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının, 86'ncı sene-i devriyesi nedeniyle özlemle, saygıyla, sevgiyle ve rahmetle anıyoruz. Ruhu şad olsun, ışıklar içinde uyusun.
Selam ve saygılarımla.
NOT: Belgin hanım, yazılarınızı bitirdikten sonra yazım alanında kalan fazla boşluğu kaldırabilmeniz için klavyeden "del" tuşuna basılı tutarak bu boşluğu giderebilirsiniz. Sevmenin Zarafeti yazınızda ise bu boşluk o kadar çok ki, hatta o yazınıza da yazdığım yorumda bu konuyu not düşmüştüm. Eğer siz yazdığınız yazılar için fazladan oluşan boşluklar sizin için bir sakıncası yoksa, benim bu uyarıları yapmamış kabul edin.