Bu yazımda mantık ustası bir filozofun hepimizi şaşırtıp düşündürecek iki paradoksu var.
Bir
parça aykırı düşünmeye ve şaşırmaya hazırsanız felsefe tarihinin tozlu
sayfalarını beraberce aralayalım.
Elealı
Zenon (Zeno) bir Yunan filozofu.
Doğa
filozoflarından birisi olarak kabul edilen Parmanides tarafından kurulan Elea
Okulu'nun bir üyesi. O nedenle bu isimle anılıyor.
Tam
bir mantık ustası.
Karşıtlıkları
kullanarak gerçekleştirilen akıl yürütme biçimi olan; diyalektik düşüncenin en önemli
geliştiricilerinden biri.
Zenon'un
temel düşüncesi; dünyanın akıl yürütme, mantık ve matematik ile daha kolay anlaşılabileceği
üzerine.
Hareketin
ve zamanın doğasını sorgulamak amacıyla ileri sürdüğü önermeler, felsefe
tarihinin en önemli paradoksları arasında yer alır. Hareketi ve değişimi sorgular.
Değişimi bir yanılsama olarak formüle eden felsefesini güçlendirir.
Zenon’un hocasının felsefesi ile alay edenleri susturmak amacıyla geliştirdiği paradokslarının en ünlü iki tanesi; Aşil paradoksu ve Ok paradoksu olarak bilinir.
İlk
şaşırtıcı paradoksta, su tanrıçası bir anne
ile ölümlü bir kral babadan doğan yarı tanrı Aşil yer alır.
Aşil,
Yunan mitolojisinin en önemli kahramanı ve tarihin en büyük savaşçısı olarak
kabul edilir.
Yunan
mitolojisine göre, annesi tarafından ölümsüzlük sağlamak amacıyla baş aşağı tutularak
nehrin sularına batırılır. Ancak Aşil'in topuğu, annesi tarafından tutulduğu
için suyla temas etmez. Bu nedenle tam ölümsüzlüğü kazanamaz.
Üstelik
Aşil'in topuğu, bedeninin en zayıf ve savunmasız noktası olarak kalır.
Peki
bu isim size sağlıkta neyi hatırlatıyor?
Bedenimizde
yürüme, koşma ve zıplama gibi aktiviteler sırasında; baldır kaslarının
kasılmasını topuk kemiğine ileterek ayak bileğinin hareket etmesini sağlayan
bir tendon var. Alt bacağın arkasında yer alan bu tendona, o yıllardan
esinlenerek Aşil tendonu deniyor. Bu tendon yaralandığında ise, ayak bileğinde
hareketlilik büyük ölçüde kısıtlanıyor. Tıpkı Aşil’de olduğu gibi.
Aşil
paradoksunda Zenon bir örnekleme yapar. Böylece değişimi bir yanılsama olarak
ele alıp kendi felsefesini güçlendirir.
Bu paradoksta ünlü Yunan Koşucusu Aşil, hayvanlar aleminin en yavaş temsilcisi kaplumbağa ile yarışır.
Bir
yanda hızlı bir koşucu.
Diğer
yanda sırtındaki evi ile yavaş yavaş adım atan bir kaplumbağa.
Şartları
biraz olsun dengelemek adına Zenon, kaplumbağanın biraz daha önde koşuya
başlamasını ister.
Böylece
yarış başlar.
Zenon
burada son derece hızlı koşan Aşil’in, hiçbir zaman kaplumbağayı geçemeyeceğini,
bunun mantığa aykırı olduğunu savunur.
Nasıl
mı? (devamı 2/2’de)
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
15.07.2024
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder