23 Mart 2023 Perşembe

İZOLE EDİLEN BEBEKLER (2/2)

Araştırmalardan elde edilen notlara göre, tarih boyunca pek çok hükümdar tarafından dil yoksunluğu deneylerinin yapıldığı gözlemlenir.

En eski deney; milattan önceki yıllarda yaşamış ünlü tarihçi Herodot’un aktardığına göre; Mısır firavunu Psamtik’ e ait.

Bu ilk deney için yeni doğan iki bebek, bebeklerle konuşması kesinlikle yasaklanan bir çobana verilerek yapılır.

Ondan yıllar yıllar sonra, 13. yüzyılda Kutsal Roma İmparatoru II.Frederick tarafından yapıldığı iddia edilen bir deney karşımıza çıkar.

Amacı Adem ile Havva'nın hangi dili konuştuğunu bulmak olan bu deney de; tamamen izole edilerek yetiştirilen çok sayıda bebek kullanılır.

15. yüzyılda İskoçya kralı IV. James de dilin oluşumu konusunda çalışmalara başlar.

Dilin öğrenilmiş mi yoksa doğuştan mı olduğunu belirlemek ister. Bu amaçla tamamen izole edilmiş bir adada, dilsiz bir kadın tarafından yetiştirilmek üzere iki bebeği deney kurbanı yapar.

16. yüzyılda Babür hanedanının ilk imparatoru Ekber ise bu acımasız deneylere, dilsiz sütanneleri tarafından büyütülen kendi çocuklarını alarak katılır. Sonuçta çocukları hiçbir dili konuşamaz.

Buradan hareketle konuşmanın ancak işitme sayesinde mümkün olabileceği gerçeği ortaya çıkar.

Tüm bunların yanında; doğada kaybolan ve bir şeklide hayvanlar tarafından büyütülen çocukların olduğu gerçeğini de unutmamak gerek. 

Bulunduklarında herhangi bir insan dilini konuşamadıkları gözlemlenen yavruların; hangi hayvanın yanında hayatta kaldıysa onlarla bir şekilde iletişime geçtiğini gösteren örnekler mevcut. Daha sonraki yıllarda çabalansa dahi dil yeteneklerinin hep kısıtlı kaldığı, gelişemediği de bir gerçek.

İşitme engelli doğan bebekleri ise bambaşka bir kategoride düşünmek lazım. Evet herhangi bir kelime duymadıkları için konuşamıyorlar ama işaret dili sayesinde bunu aşabiliyorlar.

Tüm bu deneylerin doğru olup olmadığı hala eleştirel yazarlar tarafından tartışıla dursun; ortada büyük bir gizem hala varlığını koruyor gibi görünüyor.

Dilin kaynağının ne olduğunu bulmayı amaçlarken; etikten ve hatta insanlıktan uzak olarak yapılan deneylerin sonuçları ne olmuş dersiniz?

Gelin bu sorunun yanıtı için Roma İmparatoru II.Frederick tarafından yapılan deneyin detaylarına bakalım.

Bebeklerin ilk olarak hangi dili kullanacağını merakla bekleyen imparator; tüm baskılara rağmen deneyin yapılmasını emreder.

Acımasız deneyde iki ayrı odaya farklı bebekler konur.

Bakıcılara verilen talimatlara göre; birinci odadaki bebeklerle hiçbir şekilde iletişim kurulmaz. Sadece beslenip temizlenirler.

İkinci odadaki bebekler ise biraz daha şanslıdır. Beslenir, temizlenir, bakıcıları tarafından sevgi ile dokunulup konuşulur.

Aradan belirli bir süre geçer.

Bu arada deneyi imparator adına takip eden Keşiş Salimbene her gün bakıcılardan bilgi alır.

Ancak gün gelir birinci odaya giren bakıcılar şaşkınlıkla birbirine bakar. Çünkü odadaki bebeklerin hepsi yaşamını kaybetmiştir.

İkinci odadaki bebekler ise sağlıkla yaşamlarına devam eder.

İşte tarih boyunca pek çok kez tekrarlanan deneyler ve acı sonuçları.

Üstelik deney kurbanı olarak; dünyaya gözlerini açarken başlarına geleceklerden habersiz masum bebeklerin kullanılmış olması.

Dilden yoksun bırakıldıkları için hayatlarını kaybedenler ya da yaşama bir şekilde tutunan ama yaşadıkları travmatik izleri yaşam boyu taşıyanlar.

Sorular tam yanıtlarını bulamasa da; sağlıklı iletişim kurmanın, temas etmenin, sevgiyle donatılmanın, duygusal anlamda doyurulmanın; insan gelişiminde ne denli etkili olduğunu görmek son derece önemli.

Sevgiyle kalın.

Belgin ERYAVUZ

05.01.2023

Kaynaklar: https://stringfixer.com; https://www.webtekno.com; https://gazete.news; https://evrimagaci.org.

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...