22 Ekim 2018 Pazartesi

İHTİYAÇ LİSTEMİZ HİÇ BİTMESİN


Yaşam döngüsü içinde oradan oraya savrulurken; elimizde upuzun bir ihtiyaç listesiyle koşuşturuyoruz. Tam listeyi sonlandırdığımızı düşünürken, bakıyoruz ki yepyeni bir liste daha yapmışız. Ve ironiye bakın ki; bu listeyi tamamlama koşusundayken; bitirdiğimizde mutlu olacağımız inancıyla hareket ediyoruz.

Peki mutluluğu yakalıyor muyuz?

Yoksa bir sonraki listenin tamamlanmasına kadar erteliyor muyuz?

Elinde listeyle koşarken bir yandan da mutlu olup tebessüm edenlerimiz var elbette. 
Listenin eksik kalmasına, istedikleri gibi olmamasına pek aldırış etmiyor onlar. Çünkü hayatın her şekilde güzel ve yaşanmaya değer olduğuna gönülden inanıyorlar. Bu duygu ve düşünceyle, yollarına keyifle devam ediyorlar.

Aslında her birimiz farkında olmadan; Amerikalı psikoloji profesörü, Abraham Harold Maslow’un ‘İhtiyaçlar Piramidi Kuramı’nı uyguluyoruz.

Listemizdeki öncelikleri bu piramidin en alt basamağından başlayıp en üstüne kadar sıralıyoruz.

Bu sıralamayı yaparken kendi içimizden gelen ihtiyaçları göz önüne alıyor, dış etkenleri fazla önemsemiyoruz.

En alt basamaktaki ihtiyaçlarımız en acil olanları kapsıyor. Tepe noktasına yerleştirdiklerimiz ise en az ihtiyaç hissettiklerimizi.

İnsan güdüleriyle ilgilenen ve aldığı pek çok ödülle dünyanın en ünlü psikologları arasında saygın bir yer edinen Maslow; ihtiyaçlarımızı tam beş kategoriye ayırmış.

Yaşamımıza devam etmemizi sağlayacak fizyolojik ihtiyaçlarımız; tehlikelere karşı güvenlik ihtiyacımız; sosyal yaşamda tutunabilmemiz için gereken sosyal ihtiyaçlarımız; başardıklarımız ve hayat tarzımızla yaratacağımız saygınlık ihtiyacımız; kendimizi geliştirdikçe ortaya çıkacak olan kendini gerçekleştirme ihtiyacımız.

Bu piramitteki temel ihtiyaçların eksikliği, elimizi kolumuzu neredeyse bağlıyor. 
Tamamlanana kadar kendimizi gergin hissediyoruz. Ne zaman ki karnımız doyuyor, susuzluğumuz geçiyor, barınma problemimiz çözüme kavuşuyor; işte o zaman kendimizi tok ve güvende hissediyoruz. Ondan sonra listeyi elimize alıp diğerleri için girişimde bulunmaya başlıyoruz.

Dolayısıyla listeye en acil olanlardan başladığımızda hissettiğimiz gerilimi azaltmış oluyoruz. Böylece daha dengeli bir halde adım adım tepeye, yani gelişmeye doğru yol alabiliyoruz.  Ancak tepeye yakın olanların gerçeğe dönüştürülmesi en alttakiler kadar kolay olmuyor.

Peki ihtiyaçlarımızı tamamlarken hiç eksiksiz olması şartı var mı?

Elbette yok.

İçinde bulunduğumuz şart ve koşullara göre, sadece açlığımızı bastırmak; kana kana su içmek isterken sadece bir bardak suyla yetinmek de olasılıklar arasında. Haliyle sosyal ihtiyaçlarımız, saygınlık ve sevgi ihtiyacımız ve hatta kendimizi geliştirme ihtiyacımız da azar azar tamamlanabilir.

Beş temel ihtiyacın dışında Maslow’un söz ettiği diğer iki ihtiyacı; bilişsel gereksinimleri ve estetik gereksinimleri; kendini gerçekleştirme ihtiyacının içinde düşünmek de olası.

Elbette yaşam şeklimiz ve koşullarımız yıllar içinde değişiyor. Gelişen teknoloji ve ardı ardına gelen yeni buluşlar nedeniyle ihtiyaçlar listemizi güncellemekte fayda olduğunu belirtiyor konunun uzmanları.

Maslow’un belirlediği bu ihtiyaçlar listesinin her bir kademesi bizler için önem taşıyor.

Yaşamsal ihtiyaçlar bedenimizi doyururken, sosyal ihtiyaçlar ve kendini gerçekleştirme ihtiyaçları ruhumuzu onaran, besleyip gülümsememizi sağlayan oldukça önemli faktörler.

Bu nedenle en alttaki iki ihtiyaç tamamlandığında listeye boş verirsek; zaman içinde aidiyet duygusundan yoksun, yalnız ve terkedilmiş hissetmemiz an meselesi.

Yine aynı şekilde yaşadığımız toplumda değer verilen, saygı gören bir birey olmamız gerekiyor ki; en tepe noktada yer alan kendimizi geliştirme yönünde başarıyla yol alalım.

Yeteneklerimizi kullanacak alanlarda kendimizi geliştirirken; saygınlığımız artarken; bir yandan da sanat ve estetikle güzellikleri kolay fark eder hale gelelim.

Takdir edersiniz ki, böylesi zor hayat şartları altında daha sakin ve huzurlu olmanın yolu kolay değil.

Emek istiyor.

Özveri istiyor.

Bol bol pratik istiyor.

Elbette içinde büyüdüğümüz aile ortamı, kültürel değerler, çevresel etkenler bizi etkileyecek. İçimizde var olan güdülerin belirginleşmesinde baskın bir rol oynayacak. Ancak sonrası tamamen bizim elimizde. Göstereceğimiz gayretli adımlarımızda.

Üstelik işin en güzel tarafı; Maslow piramidinin her bir basamağının bir üsttekine sağlam adımlar atmamıza vesile olması.

Mükemmel olmasa da kendimize göre yeterli olması şart diye düşünüyorum.

Kendimize duyduğumuz saygı, sevgi ve öz güven; o basamakları çıkarken bizim en büyük yardımcılarımız. Özümüzde ne kadar kuvvetli ve cesur olursak, kendimizi gerçekleştirme yolundaki başarımız o kadar kuvvetli olacak.

Yaşama hak ettiği değeri verenlerden olacağız bu sayede.

Hiçbir maskeye gerek kalmaksızın kendimiz olarak, kendimizle barışık yaşayacağız. 

Bu ise bize daha çok sevgiyi taşıyacak. Çünkü dünyaya; zor koşullara aldırmadan; sevginin tebessümüyle bakmasını öğreneceğiz.

Giderek daha mütevazi, daha paylaşımcı, daha zarif, daha duyarlı, daha yaratıcı, daha çalışkan, daha insani olmanın yolundayız her birimiz.

Dileğim o ki, emeklerimize değsin ve yaşama hakkını verenlerden olalım.

Tam da bunun için diyorum ki İHTİYAÇ LİSTEMİZ HİÇ BİTMESİN.

Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ

08.08.2018








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...