Latince iki sözcük. MEA
benim; CULPA ise suç, günah demek. Yani mea culpa benim suçlarım, günahlarım
anlamında. Yerleşmiş bir kalıp aslında. Pek çok şarkının da sözünde kullanılmış
haliyle.
Bundan sonrası kendimizi
affetmek ve bu suçlardan arınmak. Yani işimiz son bir hamleye kaldı.
Sonrası mı?
Sonrası alabildiğine
hafiflik ve özgürlük.
Bilinçaltımızda bizi
rahatsız eden, hayat enerjimizi kıran her şeyle yüzleşiyoruz bu kelime
sayesinde. Kabulleniyoruz yani. Kolay mı? Değil biliyorum. Zorlu ve dimdik bir
yokuş. Üstelik ‘mea culpa’ diyebilmek cesaret istiyor. Ama kendimizden kaçıp
saklanmak nereye kadar sürer ki?
Unutmamak gerekiyor ki,
o sesin varlığı, ara sıra artan debileri ile yaşam kalitemiz bir türlü istediğimiz
noktaya erişemiyor. Hayallerimiz hep ertelenirken, bizler ha bugün ha yarın
mutlu olacağımız ANLARI bekliyoruz. Ama nafile.
Başımıza belki dünyanın
en berbat olayı geldi. Hani düşmanımın başına bile gelmesin dediğimiz türden. Sınandık
günlerce, belki aylarca. Yok saydık, görmezden geldik yaşananları, ama olmadı.
Kendimizden kaçtık, belki yıllarca. Şehir hatta ülke değiştirdik. Sonuç ise hep
aynı.
Yaşananları kabul
etmediğimiz, yok saydığımız sürece hep bir arayış içinde olacağız. Ta ki durduğumuz, kendimizi tarttığımız;
duygu ve düşüncelerimizin arasına kurduğumuz hamaktaki zoraki salınmalarımıza
bir son verdiğimiz ANa değin. (devamı 2/2’de)
Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ
28.11.2013
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder