Bunlardan
bir tanesi de ellerimiz. El deyip geçmemek gerek. İki elimiz var. Ama bir
tanesini daha ağırlıklı olarak kullanıyoruz.
Peki
neden dersiniz?
Çünkü
uzmanlar genetik olarak ve doğuştan itibaren beynimizin; belli bir elimizi kullanacak
şekilde özelleştiğini belirtiyor.
Yumulu
ellerimizi açık tutmaya başladığımız 3.aydan itibaren başlayan keşfimizde;
5.ayla beraber ellerimizi kullanmaya başlıyoruz. Geçen zaman içinde de farkında
olmadan bir elimizi daha çok kullanıyoruz.
Kimimiz
sağ elini kimimiz ise sol elini kullanırken çok daha rahat. Görevleri yerine
getirirken gereken hızı ve düzeni onunla sağlıyor.
Dünya
genelinde elde edilen verilere göre; insanların yaklaşık yüzde70 gibi büyük bir
kısmı sağlak. Yani sağ elini kullanıyor.
Yaklaşık
yüzde 10’nu solak. Yani tercihlerini sol elden yana yapmışlar. Ama hepsi bu
kadarla sınırlı değil.
Hem
sağ hem de sol elini karışık olarak kullanan, yani bizler gibi zorlanma
yaşamadan değiştiren insanların durumuna ‘Karışık ellilik’ deniyor. Sayıları solaklardan
daha fazla. Neredeyse yüzde 20 civarında. Farkındalıkla ve biraz da sabır ve
denemeyle öğrenilebilir bir durum olsa da; bir elin kullanımı yine de
diğerinden daha ön planda.
Bunun
tam tersi, iki elini beraber kullanırken kafa karışıklığı yaşayan, süratli ve
düzenli olamayan küçük bir grup var. Onlara ‘Ambilevöz’ deniyor.
Konumun
ana kaynağı ise son grupta. Onlar doğuştan itibaren her iki elini de AYNI ANDA,
aynı başarı ve hızlılıkta kullanan kişiler. ‘Çift elli - Ambidekster’ olarak
anılıyor. Sayıları oldukça az olan bu kişiler becerilerini sonradan öğrenmedikleri
için, her işte başarılı oluyor. Çoğu da dahi sınıfında zaten.
Peki
hiç gözlemlediniz mi evcil hayvanlar, kedi ve köpekler nasıl davranıyor acaba?
Ya da diğer canlılar? Onların da bir tercihleri oluyor mu?
Yapılan
bilimsel araştırmalar; her canlının bir elini kullanmaya meyilli olduğunu
göstermiş. Ancak oranlar biz insanlar gibi dengesiz değil. Neredeyse yarı yarıya.
Şimdi
gelelim elimizi yönlendiren ve el kaslarımıza hareket emrini veren beynimize.
Biliyoruz
ki; iki yarı küreden oluşan beynimizde bazı özellikler sağ, bazı özellikler sol
yarı kürede özelleşiyor. Yani bir anlamda aralarında iş bölümü yapılıyor. Bununla
alakalı olarak; beynimizin sol yarımküresi bedenimizin sağ yanını, sağ
yarımküresi ise sol yanını kontrol ediyor.
Beyin
üzerinde yapılan sayısız araştırma, pek çok teoriyi de gün yüzüne çıkarmış. Bu
teoriler dil ile el tercihi arasında belirli bir ilişki bulunduğunda hemfikir. Ancak
nedeni konusunda henüz kesin bir sonuca ulaşılabilmiş değil. Ve bu amaçla incelemelere
devam ediliyor. Beynin evrim araştırmaları sonuçlandığında daha net bilgilere
kavuşacağımız ise kesin. Ben her zaman ki gibi merakla bekliyor olacağım.
Elimizde
tam kesin veriler olmamakla beraber; zeka konusunda solakların, sağlaklardan 1 puan
önde olduğu belirtiliyor.
Ama
aramızda çok daha özel olanlar var. Zeki,
yaratıcı, çalışkan, sabırlı, disiplinli olan bu kişiler birer deha. Üstelik hepsi
AMBİDEKSTER.
Yaptıklarıyla,
bıraktıkları eserlerle, yaşadıkları dönem içinde verdikleri mücadele ve çalışmalarla
hep hatırlanıyorlar.
Onlar
kim mi?
İtalyan
Leonardo Da Vinci ilk sırada. Rönesans döneminin bu önemli filozofu, astronomu,
mimarı, mühendisi, mucidi, matematikçisi, anatomisti, müzisyeni, heykeltıraşı,
botanisti, jeoloğu, hazerfanı tam bir ambidekster.
Aynı
anda her iki eli ile hızlı bir şekilde yazı yazabiliyor. Veya bir eli ile
teknik çizimler yaparken, diğer eli ile resim üstünde gerekli yerlere yazı
yazabiliyor.
Sağ
eli ile yazdıkları, aynı anda kullandığı sol eli ile yazılmış metnin aynadaki
bir yansıması. Dolayısıyla bir metni ve tersini yazma ve okuma yeteneğine ‘Da
Vinci’ ismi verilmiş.
Diğer
bir ambidekster 20. yüzyıl yaşamını icatlarıyla renklendiren Amerikalı mucit ve
iş adamı Thomas Alva Edison.
Bir
başka ünlü deha ve ambidekster, eserleriyle 20. yüzyıla damgasını vuran İspanyol
ressam ve heykeltıraş Pablo Picasso.
19.
yüzyılın en büyük bilim adamlarından bir tanesi olan İngiliz fizikçi ve kimyacı
Michael Faraday’ı unutmak olmaz elbette.
Son
olarak Rusya’da Leonardo da Vinci’nin yeteneklerine benzer özellikleri olan Viktor
Tkaçenko’dan söz etmek isterim. Halen Sibirya’da yaşayan 57 yaşındaki Tkaçenko,
aynı anda her iki eliyle da yazabiliyor. Son derece hızlı yazmasına rağmen
yazısı düzenli ve anlaşılır. Buradaki ilginç nokta ise bu yeteneğinden ancak
yıllar sonra; Da Vinci’nin benzersiz yetenekleriyle ilgili bir yazıyı okuyunca fark
etmiş olması.
Kim
bilir belki bizim aramızda da böylesi güzel yeteneklere sahip kişiler vardır. Beyin
kıvrımlarını sonuna kadar zorlayan, yeteneklerinin farkında olan, onları
geliştirmek için çabalayan herkese selam olsun.
Sevgiyle
kalın.
Belgin
ERYAVUZ
28.06.2017
Kaynaklar:
http://www.evrimagaci.org.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder