25 Mayıs 2023 Perşembe

YALNIZ KULE (2/3)

Tabiat olaylarını, mimari yapıları, toplumsal olayları yorumlarken anlam kazandırmak için, yapılan çalışmaların ortaya çıkardığı sözlü edebiyat hazineleri; tarihin her döneminde insanların ilgisini çekmiş.

İşte Kız kulesi hakkında anlatılan efsaneler de böyle oluşmuş.

Gelin onlardan birkaç tanesine göz gezdirelim.

Önce Yunan mitolojisinden gelen ve yıllar içinde dilden dile dolaşırken; gerçekte Çanakkale Boğazı’nda geçse de bir şekilde bu kuleyle ilişkilendirilen efsane.

Aynı zamanda Kız Kulesi’ne ismini veren Abydos Kralının oğlu Leander ile Afrodit’in rahibesi Hero’nun arasında geçer bu aşk öyküsü.

Çanakkale Boğazı’nın en dar yerine denk gelen ve iki yakayı adeta birbirine yaklaştıran Abidos ile Sestos kentleri arasında yaşanır.

Sestos bölgesinde yer alan ve güzellik tanrıçası Afrodit’e ait olan tapınağının bakımı güzel rahibe Hero’ya aittir.

Her yıl Sestos’ta Afrodit’in genç yaşta kaybettiği sevgilisi Adonis adına şölen düzenlenir.

Törene katılan genç kızlar ve delikanlılar bu vesile ile tanışır ve ilişkilerini yaşam boyu perçinler.

Karşı yakada yaşayan prens Leandros da bu şenliklerin birinde Sestos kentine gelir.

Karşısında gördüğü güzel rahibe Hero’dan adeta büyülenir.

Kısa süre içinde tanışırlar ve ilişkileri aşktan adeta karasevdaya döner.

Neden mi?

Çünkü aralarında bir engel vardır.

Hero’nun ailesi varlıklıdır ve kızlarının evlenmesini istemez. Onu rahibe olarak tapınağa hapsetmeleri de bu yüzdendir.

İki genç engellere rağmen bir araya gelip aşklarını devam ettirmek ister.

Bu amaçla aralarında bir buluşma yöntemi geliştirirler.

Buluşmak istedikleri zaman rahibe Hero, gece karanlık çöktüğünde elindeki meşaleyi karşı sahile doğru sallayacaktır. Leandros ise bu ışığı görünce boğazın serin sularına atlayacak ve yüzerek güzel Hero’sunu kucaklayacaktır.

Böylece başlayan serüven bahar ve yaz aylarında sorunsuz bir şekilde devam eder. Ancak kış gelip sular azgınlaştığında işler zorlaşır. Aşkının yüzerken hayatını tehlikeye attığını gören Hero buluşmalarına bir süre ara vermeleri gerektiğini söyler.

Leandros başlarda sevgilisine hak verse de her gece kıyıya gidip aşkından gelecek ışıklı sinyali beklemekten kendini alamaz.

Aynı zor duygularla boğuşan Hero da soğuk bir kış gecesi elindeki meşaleyi yakar ve karşı kıyıya sallamaya başlar.

Onu gören Leandros bir an bile düşünmeden kendini buz gibi soğuk suya atar. Başlar yüzmeye. Ancak dalgalar ve akıntıyla boğuşurken yolunu kaybeder ve bir süre sonra tüm gücü tükenir.

Karşı kıyıda ümitle bekleyen Hero ise yaptığına pişman halde sabahı zor eder. Sahile vardığında aşkının cansız bedeniyle karşılaşır.

Üzüntüyle ve hıçkırıkla kuleye geri döner. Gözlerini kapatıp kendini usulca boşluğa bırakır.

Bazı tarihsel kaynaklara göre; bu efsanevi aşk öyküsünde geçen meşalenin yerini Kız Kulesi alır. Bu nedenle sözü edilen aşk öyküsü bu kuleyle beraber anılır. Ve uzun yıllar boyunca Leander (Leandros) Kule’si olarak tarih sayfalarında yer alır.

Bir başka aşk öyküsü ise Selçuklu dönemine rastlar. Battal Gazi ile Bizans tekfurunun kızı arasında geçer.

İstanbul'u kuşatmak için gelen ve 7 yıl boyunca bunun için direnen Battal Gazi memleketine geri dönmez ve Üsküdar’a yerleşir.

Nedeni ise bölgede yaşayan Bizans tekfurunun kızına olan aşkıdır.

Bu durumu hoş karşılamayan baba, Battal Gazi’nin sefere çıkmasını fırsat bilip kızını denizin ortasına yaptırdığı kuleye kapatır.

Geri döndüğünde olanları öğrenen Battal Gazi, kulede hapis tutulan sevdiğini kurtarır ve aşkları yaşam boyu sürer.

Mutlu sonla biten bu öyküden sonra, sıra hepimizin aşina olduğu bir başka hüzün dolu öyküde. (devamı 3/3’de)

Sevgiyle kalın.

Belgin ERYAVUZ

08.02.2023

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...