Son günlerde Günay Çoban’ın sözleriyle hayat bulan ve Aşkın Nur Yengi’nin güzel sesiyle kulaklarımıza ulaşan ‘’Öpeyim Geçsin’’ şarkısı bana çocukluk günlerimizi anımsattı.
Önce şarkı sözlerinden bir pasaj…
‘’Diyorsun ki ah bir bilsen
Ne çok çektim aşktan meşkten
Bir yaram var sızlar bazen
Öpeyim, öpeyim, öpeyim geçsin
Aman hadi yeter boşver gitsin
Kader ikimize birden gülsün
Sevda yaraları merhemlensin
Öpeyim geçsin
Herkesin çilesi aynı dertten
Kaderin cilvesi bu muymuş madem
Sevda yanığına çare dersen
Öpeyim geçsin,
Öpeyim geçsin
………………….. ‘’
Keşke bu güzel şarkının dediği gibi her türlü derdimizi sevdiklerimizin bir öpücüğü ile unutabilsek. Tıpkı çocukken düştüğümüzde ya da bir şekilde canımız yandığında aneminizin öpüp acımızı dindirivermesi gibi.
Öpeyim geçsin… ne kadar anlamlı iki sözcük aslında. Sizi çok sevdiğini, düşündüğünü ve zor anlarınızda yanınızda olduğunu düşündüren, size yalnız ve çaresiz olmadığınızı hatırlatan tınılar var içeriğinde.
Hepimizin ihtiyacı olan kuvvetli bir destek. Hayatın zorlamaları karşısında bize mücadele gücü veren itici bir güç.
Ne tür bir zorlukla karşılaşmış olursanız olun böylesi anlamlı sözcükleri kullanacak kadar sizi seven can dostlarınız varsa sırtınız hiç yere gelmez. Bilirsiniz ki o çaresiz anlarınızda döktüğünüz gözyaşlarınızı silen, size yardım elini uzatan, dertlerinizi hafifletmek uğruna her şeyi yapmayı göze alan sevdikleriniz yanı başınızda. Bilirsiniz ki acılarınız onların dokunuşları ile geçecek, destekleri ile son bulacak. Bu ne büyük bir zenginliktir, öyle değil mi?
Hele hele siz de sevdikleriniz için böylesi anlamlı sözcükler edebiliyor; onların acılarını öperek hafifletebiliyorsanız bu çifte mutluluk olmaz mı? Aradaki sevgi bağları bu anlamlı desteklerle daha da kuvvetlenmez mi?
İnsanoğlu yapısı gereği kendisini zor durumlardan kurtaracak yolları yine kendisi bulur. Belki iç güdüsel olarak belki de bilinçli. Ama önemli olan onları bulup acılarına merhem yapmayı becerebilmek galiba. Zaten hayatın zorlu yokuşları başka türlü çıkılmıyor ki.
Bu güzellikler bazen bir dostun sıcacık sesinde, bazen okuduğunuz bir kitabın sayfaları arasında, bazen kaleme aldığınız bir yazıda, bazen size maziyi hatırlatan minicik bir eşyada, bazen
mutfağınızdan yayılan bir kurabiye kokusunda, bazen hiç beklemediğiniz anda aldığınız bir haberde saklıdır.
Bazen sahilde saatlerce yürümek, bazen yalnız başınıza araba kullanmak ve müzik dinlemek de sizi dinlendirir, yaralarınıza merhem olur.
Ama en güzeli ‘’öpeyim geçsin’’ diyen bir canın yanınızda yakınızda olması… bunu hiçbir şeye değişmem. Ya siz?
Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ
15.03.2011
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder