4 Ocak 2016 Pazartesi

KARL DETROIT ve DOKUNDUĞU HAYATLAR (2/3)

Aradan yıllar geçer. Mehmet Ali; Kırım Seferi’ne, Bosna, Karadağ savaşlarına katılır. 
Bu arada ‘Paşa’ ünvanını alır. 1878 yılında imzalanan tarihi Berlin Anlaşması ’nda Osmanlı’yı temsil eden üç kişiden biri olur.

Yani Karl Detroit yıllar sonra doğduğu ülkeye geri döner. Ancak o artık bir Osmanlı Paşasıdır. Berlin’de kaldıkları otelin lobisinde arkadaşlarına duygularını şöyle ifade eder. ‘’Arkadaşlar hayata gözlerimi açtığım ülkedeyim. Bir daha buralara gelmem NASİP ve KISMET olmayabilirdi. Doğduğum kent buraya çok yakın. İzniniz olursa dünya gözüyle doğduğum yerleri son bir kez görmek isterim.’’

Brandenburg’da bu haber çabucak duyulur. Bir Osmanlı Paşasının yaşadığı yetimhaneyi ziyareti ise büyük yankı yapar. Yetimhane sabunlu sularla temizlenir. Herkes kapıda el pençe durur ve Mehmet Ali Paşayı karşılar. Apoletli, sırmalı, göğsü madalyalarla dolu Paşa; kendisini taşıyan at arabasından iner.

12 yaşında bir gece vakti kaçtığı yetimhaneden içeriye girer. İşte o anda eski hatırları bir bir gözünde canlanır. Dalında sallandığı salıncaklı ağaca, kurbağa yakaladıkları küçük havuza ve kaçtığı pencereye tekrar tekrar bakar. Adeta yeniden çocuk olmuş, o yıllarına dönmüştür.

Yetimhanede şeref defterine yazdığı şiir; daha sonra bir gazetede yayınlanır.  Kendisinden “Şiirlerini Alman, Fransız, Yunan, Fars ve Arap dillerinin tümünde aynı maharetle kaleme alabilen bir şair.” olarak söz edilir.

Daha sonra yatakhane katına çıkar. Kaçtığı pencerenin önüne gelir. Aşağıya eğildiğinde; çocukken korkarak indiği yerin aslında çok da yüksek olmadığını görüp gülümser.

Mehmet Ali paşa, Almaya’daki bu yarı nostaljik ziyaret sonrası İstanbul’a geri dönmek üzere yola çıkar. Ancak Kosova’nın Gjakova kasabasında linç edilerek öldürülür.

Ve bir daha o çok sevdiği Kız Kulesini hiç göremez.

İşte bu öykü, 12 yaşında Kız Kulesine yüzen bir çocuğun hüzünlü yaşam öyküsüdür.
Bizler de bundan böyle ne zaman Kız Kulesine bakarsak; sanırım tıpkı Sunay Akın gibi; kuleye atılan o azim dolu minik kulaçları göreceğiz. Bu çocuğun öyküsünü hiç unutmayacağız.

Ancak Karl Detroit’in hayatına dokunduğu öyle başka kişiler var ki… Okuyunca şaşıracaksınız. (devamı 3/3’te)

Sevgiyle kalın.
Belgin ERYAVUZ


10.10.2015

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...